- Bağlantıyı al
- E-posta
- Diğer Uygulamalar
- Bağlantıyı al
- E-posta
- Diğer Uygulamalar
Sıcak suyun soğuk sudan daha hızlı donması olarak
tanımlayabileceğimiz ve günümüzde Mpemba etkisi olarak
bilinen olguyu ilk defa kayıtlara geçiren Aristo,
bunun dünyanın her yerindeki insanlar tarafından bilinen
bir olay olduğunu da vurgulamıştı.
1969 yılında Tanzanya’da Erasto Mpemba isimli
bir ortaokul öğrencisinin dikkati sayesinde
tekrar bilim dünyasının gündemine giren bu olgunun
nedeni hâlâ tam olarak anlaşılamadı.Erasto Mpemba ve arkadaşları
zaman zaman
okulda dondurma yapıyordu.
Bunun için önce sütü
kaynatıyor, daha sonra şekerle
karıştırıp oda sıcaklığına kadar
soğumasını bekliyor, sonra
da donsun diye buzluğa koyuyorlardı.
Ancak birçok öğrenci
dondurma yaptığı için aralarında
buzlukta yer bulma yarı-
şı oluyordu. Erasto Mpemba bir
gün yine dondurma karışımını
hazırladı, ancak bir arkadaşının
buzlukta yer bulabilmek için
sütü kaynatmadığını görünce,
o da kendi karışımını, soğumasını
beklemeden, buz kalı-
bına döküp buzluğa yerleştirdi.
Bir süre sonra kontrol ettiğinde
kendi dondurmasının tamamen
donduğunu, arkadaşınınkinin
ise hâlâ biraz sıvı oldu-
ğunu gördü. Durumu fizik öğ-
retmenine anlattığında bunun
mümkün olamayacağı cevabı-
nı aldı. Ancak Erasto Mpemba
bu merakının peşini bırakmadı
ve lise eğitimi sırasında da denemeler
yapmaya devam etti.
Birkaç yıl sonra fizik konusunda
bir konuşma yapmak için
okullarına gelen, Dar Es Selaam
Üniversitesi’nden Dr. Denis
G. Osborne’a, benzer kaplardaki
eşit hacimde ancak biri
35°C’deki diğeri ise 100°C’deki
suyu buzluğa koyduğunda neden
100°C’deki suyun daha önce
donduğunu sordu. Dr. Osborne
inanmakta zorlansa da
Erasto Mpemba deneyi birçok
kez tekrar ettiği için kendisinden
hayli emindi. Dr. Osborne
aynı deneyi üniversitede yaptı-
ğında benzer sonuçlar gözlemledi.
Dr. Denis G. Osborne ve
Erasto Mpemba bu durumu ve
nedenlerini Physics Education
dergisinde yayımlanan çalışmalarında
ele aldı.
İkili, suyun başlangıçtaki sı-
caklığı ile donmaya başladı-
ğı süre arasındaki ilişkiyi incelediğinde
daha yüksek sıcaklıktaki
suyun daha çabuk donmaya
başladığını gözlemledi. Deneyde
daha sıcak suyun buzlu-
ğun zeminindeki buzu eritip ısı
iletkenliğini artırmasını engellemek
için, kapların tabanı polistiren
malzemeyle kaplandı. Dr.
Osborne’a göre soğuma temel
olarak suyun yüzeyinde meydana
geliyordu ve soğuma hızı suyun
ortalama sıcaklığına değil
yüzey sıcaklığına bağlıydı. Isının
konveksiyonla dağılması sonucu
suyun yüzeyi daha sıcak kalır
(+4°C’ye kadar). Bu nedenle
örneklerin ortalama sıcaklıkları
eşit olduğunda bile başlangıçta
daha sıcak olan su, soğuk
olandan daha hızlı ısı kaybeder.
Ancak aşırı soğuk havalarda sı-
cak su borularının soğuk su borularından
daha çabuk dondu-
ğu dikkate alınırsa, suyun yüzeyinde
meydana gelen soğumanın
bu durumun nedeni olamayacağını
öne sürülebilir.
Bu çalışmadan sonra birçok
bilim insanı Mpemba etkisinin
nedenini anlamak için araştırmalar
yaptı. Araştırmalar genellikle
Mpemba etkisinde bazı
değişkenlerin etkili olduğunu
öne sürüyor. Örneğin “önce
donan” ifadesiyle ne kast ediliyor.
İlk buz kristallerinin oluş-
ması mı, suyun tamamının buz
haline geçmesi mi? Su örneklerinin
bulunduğu kapların şekilleri
ve üretildikleri malzeme,
buharlaşmanın su miktarını
değiştirmesi, su örneklerindeki
çözünmüş gazların
ve başka maddelerin miktarı,
konveksiyon nedeniyle ısı da-
ğılımda meydana gelen deği-
şim ve aşırı soğuma bu değiş-
kenlerden bazıları.
Bu çalışmaların en kapsamlılarından biri New York Eyalet Üniversitesi’nden James D. Brownridge tarafından yapıldı. Bu çalışmada araştırmacılar, su sıvı halden katı hale geçerken açığa çıkan ısının salınmaya başladığı zamanı “donma zamanı” olarak kabul etti. Çalışmada ısıtmanın suyun donma süresine etkisi, suyun içinde bulunan çözünmüş gazların, minerallerin ve başka maddelerin suyun donma sıcaklığını de- ğiştirip değiştirmediği, buharlaşmanın sıvı miktarında neden olduğu değişimin etkisi incelendi. Araştırmacılara göre başlangıçta daha sıcak olan suyun daha soğuk olana göre daha hızlı donması, ancak başlangıçta daha soğuk olan suyun aşırı soğumaya uğraması (aşırı soğuma suyun 0°C’nin altındaki sıcaklıklarda donmasıdır) ya da soğuk sudaki ilk buz kristallerinin oluştuğu çekirdekleşme sıcaklığının sıcak suyunkinden daha düşük olmasıyla mümkün olabilir. Ancak su örneklerinin başlangıç sıcaklıkları dışında bütün deney koşulları aynı olduğu halde daha soğuk olan suyun aşırı soğumaya uğramasının sebebi ne olabilir? Geçen yıl Royal Society of Chemistry tarafından Mpemba etkisinin olası açıklamaları üzerine bir yarışma düzenlendi. Bu yarışmaya Türkiye’den de beş bin üzerinde katılım olduğunu da söyleyelim. Yarış- mayı Hırvatistan’daki Zagreb Üniversitesi’nde fizikokimya alanında çalışan araştırmacı Nikola Bregoviç kazandı. Bregoviç, su örneklerinin ortalama sıcaklıkları eşit olduğunda, başlangıçta daha sıcak olan su örneğinin özelliklerinin -buharlaşma nedeniyle kütlesindeki azalma, içindeki çözünmüş haldeki gazların miktarının değişmesi, diğer örnekle ortalama sı- caklıkları aynı olsa da konveksiyon nedeniyle içindeki ısı dağılımının farklı olması gibi nedenlerle- değiş- tiğine dikkat edilmesi gerektiğini belirtiyor. Nikola Bregoviç’e göre sıcak su örneği soğuk ortama koyulduğunda sadece yüzeyinden değil kabın dışından da ısı kaybeder. Bu nedenle suyun içindeki ısı dağılımı homojen değildir. Bu durum sıcak su örneğinin konveksiyonla daha fazla ısı kaybetmesine neden olur. Konveksiyonla ısı dağılımı suyun yoğunluğuyla da bağlantılıdır. Sıcaklık arttıkça suyun yoğunluğu azaldığı için, daha yüksek sıcaklıklarda ısının konveksiyonla dağılması daha kolaydır. Sıcaklık +4°C’ye ulaştı- ğında ise suyun yoğunluğu daha artamaz ve bu sıcaklıkta konveksiyonla ısı dağılımı azalır. Ancak deney sonuçları başlangıçta daha sıcak olan suyun bu noktadaki duraklamadan daha soğuk olan sudan daha az etkilendiğini gösteriyor. Bregoviç aşırı soğumanın da önemli bir etki olduğunu düşünüyor. Ancak aşırı so- ğumanın suyun başlangıç sıcaklığından nasıl etkilendiğinin anlaşılması gerekiyor. Bu sorunun cevabını açıklamaya çalışan kuramlar, aşırı soğumanın su örneklerinin ısıtma işleminden önceki yapısına bağlı olduğunu, su örnekleri aynı kaptan alınsa bile aralarında yapısal bir fark olabileceğini ortaya koyuyor. Bütün bu çalışmalar benzer değişkenlerin etkileri üzerinde duruyor. Singapur’daki Nanyang Teknoloji Üniversitesi’nden bir araştırma grubu ise bu problemin çözümünün su moleküllerinin yapısıyla ilgili olduğunu düşünüyor. Bu çalışma, ısıtma ile sudaki H-O kovalent bağında depolanan enerjinin salınma hızının, suyun başlangıç sıcaklığı ile katlanarak arttığını gösteriyor. Araştırmacılar Mpemba etkisinin başka maddelerde değil sadece suda gözlenmesinin nedeninin, bu etkinin suyun yapısıyla bağlantılı olduğunun bir kanıtı olduğunu düşünüyor. Genellikle sıcaklık artışı ile maddelerin enerjisi artar ve içerdikleri bağlar uzar ve zayıflar. Ancak suda tam tersi bir durum gözlenir. Sıcaklık artışıyla kısalan ve sıkılaşan H-O bağı soğumayla birlikte enerjisini salar ve enerjinin salınma hızı suyun başlangıç sıcaklığıyla doğru orantılı olarak değişir. Suyun donma sürecini inceleyen araştırmacıların önündeki en büyük problem belki de tekrarlanabilir sonuçların elde edilememesi. Bazı olası açıklamalar sunulsa da 2000 yıldan daha uzun süredir bilinen bu olgunun nedeninin hâlâ tam olarak anlaşılamaması ise hayli ilginç. Anlaşılan o ki su molekülü kü- çük ve basit ama gizemli yapısıyla bizi şaşırtmaya devam edecek.
Bu çalışmaların en kapsamlılarından biri New York Eyalet Üniversitesi’nden James D. Brownridge tarafından yapıldı. Bu çalışmada araştırmacılar, su sıvı halden katı hale geçerken açığa çıkan ısının salınmaya başladığı zamanı “donma zamanı” olarak kabul etti. Çalışmada ısıtmanın suyun donma süresine etkisi, suyun içinde bulunan çözünmüş gazların, minerallerin ve başka maddelerin suyun donma sıcaklığını de- ğiştirip değiştirmediği, buharlaşmanın sıvı miktarında neden olduğu değişimin etkisi incelendi. Araştırmacılara göre başlangıçta daha sıcak olan suyun daha soğuk olana göre daha hızlı donması, ancak başlangıçta daha soğuk olan suyun aşırı soğumaya uğraması (aşırı soğuma suyun 0°C’nin altındaki sıcaklıklarda donmasıdır) ya da soğuk sudaki ilk buz kristallerinin oluştuğu çekirdekleşme sıcaklığının sıcak suyunkinden daha düşük olmasıyla mümkün olabilir. Ancak su örneklerinin başlangıç sıcaklıkları dışında bütün deney koşulları aynı olduğu halde daha soğuk olan suyun aşırı soğumaya uğramasının sebebi ne olabilir? Geçen yıl Royal Society of Chemistry tarafından Mpemba etkisinin olası açıklamaları üzerine bir yarışma düzenlendi. Bu yarışmaya Türkiye’den de beş bin üzerinde katılım olduğunu da söyleyelim. Yarış- mayı Hırvatistan’daki Zagreb Üniversitesi’nde fizikokimya alanında çalışan araştırmacı Nikola Bregoviç kazandı. Bregoviç, su örneklerinin ortalama sıcaklıkları eşit olduğunda, başlangıçta daha sıcak olan su örneğinin özelliklerinin -buharlaşma nedeniyle kütlesindeki azalma, içindeki çözünmüş haldeki gazların miktarının değişmesi, diğer örnekle ortalama sı- caklıkları aynı olsa da konveksiyon nedeniyle içindeki ısı dağılımının farklı olması gibi nedenlerle- değiş- tiğine dikkat edilmesi gerektiğini belirtiyor. Nikola Bregoviç’e göre sıcak su örneği soğuk ortama koyulduğunda sadece yüzeyinden değil kabın dışından da ısı kaybeder. Bu nedenle suyun içindeki ısı dağılımı homojen değildir. Bu durum sıcak su örneğinin konveksiyonla daha fazla ısı kaybetmesine neden olur. Konveksiyonla ısı dağılımı suyun yoğunluğuyla da bağlantılıdır. Sıcaklık arttıkça suyun yoğunluğu azaldığı için, daha yüksek sıcaklıklarda ısının konveksiyonla dağılması daha kolaydır. Sıcaklık +4°C’ye ulaştı- ğında ise suyun yoğunluğu daha artamaz ve bu sıcaklıkta konveksiyonla ısı dağılımı azalır. Ancak deney sonuçları başlangıçta daha sıcak olan suyun bu noktadaki duraklamadan daha soğuk olan sudan daha az etkilendiğini gösteriyor. Bregoviç aşırı soğumanın da önemli bir etki olduğunu düşünüyor. Ancak aşırı so- ğumanın suyun başlangıç sıcaklığından nasıl etkilendiğinin anlaşılması gerekiyor. Bu sorunun cevabını açıklamaya çalışan kuramlar, aşırı soğumanın su örneklerinin ısıtma işleminden önceki yapısına bağlı olduğunu, su örnekleri aynı kaptan alınsa bile aralarında yapısal bir fark olabileceğini ortaya koyuyor. Bütün bu çalışmalar benzer değişkenlerin etkileri üzerinde duruyor. Singapur’daki Nanyang Teknoloji Üniversitesi’nden bir araştırma grubu ise bu problemin çözümünün su moleküllerinin yapısıyla ilgili olduğunu düşünüyor. Bu çalışma, ısıtma ile sudaki H-O kovalent bağında depolanan enerjinin salınma hızının, suyun başlangıç sıcaklığı ile katlanarak arttığını gösteriyor. Araştırmacılar Mpemba etkisinin başka maddelerde değil sadece suda gözlenmesinin nedeninin, bu etkinin suyun yapısıyla bağlantılı olduğunun bir kanıtı olduğunu düşünüyor. Genellikle sıcaklık artışı ile maddelerin enerjisi artar ve içerdikleri bağlar uzar ve zayıflar. Ancak suda tam tersi bir durum gözlenir. Sıcaklık artışıyla kısalan ve sıkılaşan H-O bağı soğumayla birlikte enerjisini salar ve enerjinin salınma hızı suyun başlangıç sıcaklığıyla doğru orantılı olarak değişir. Suyun donma sürecini inceleyen araştırmacıların önündeki en büyük problem belki de tekrarlanabilir sonuçların elde edilememesi. Bazı olası açıklamalar sunulsa da 2000 yıldan daha uzun süredir bilinen bu olgunun nedeninin hâlâ tam olarak anlaşılamaması ise hayli ilginç. Anlaşılan o ki su molekülü kü- çük ve basit ama gizemli yapısıyla bizi şaşırtmaya devam edecek.
- Bağlantıyı al
- E-posta
- Diğer Uygulamalar
Yorumlar
Yorum Gönder