- Bağlantıyı al
- E-posta
- Diğer Uygulamalar
- Bağlantıyı al
- E-posta
- Diğer Uygulamalar
Yerkabuğu ve yerkabuğuna
yakın olan katmanlar
hakkında doğrudan
bilgi edinebiliyoruz, çünkü
bu katmanlara ulaşmak görece
daha kolay. Ancak Dünya’nın
merkezine gidip analiz
etmek üzere madde toplama
şansımız yok. Derinlere doğru
gittikçe hem basınç hem de
sıcaklık aşırı miktarda artıyor.
Örneğin 2700 kilometre
derinlikteki basınç,
atmosfer basıncının
yaklaşık iki milyon katı.
Dünya’nın merkezindeki
basınç ise atmosfer
basıncının yaklaşık
üç milyon katı.
Peki gidilmesi imkânsız
olan bu yerlerin
hangi maddelerden
oluştuğu hakkında nasıl
fikir ediniyoruz?
Dünya’nın merkezinin
bileşimi hakkında dolaylı
olarak fikir edinmemizi
sağlayan pek çok şey var.
Bunlardan bazıları şunlar:
• Dünya’nın çevresinde
oluşturduğu kütleçekim
alanı incelenerek Dünya’nın
kütlesi ve dolayısıyla
özkütlesi hesaplanabiliyor.
• Depremler sırasında oluşan
sismik basınç dalgalarının
Dünya’nın katmanlarındaki
yayılımı incelenerek bu
katmanların ortalama
yoğunluğu hesaplanabiliyor.
• Dünya’nın merkezine
gönderilen sismik dalgalar
dış çekirdeğin sıvı
olduğunu gösteriyor.
• Dünya’yı ve Güneş’i
meydana getiren gaz ve
toz bulutunun bileşiminde
hangi tür elementlerin hangi
yoğunluklarda bulunduğu
Güneş’in spektrumunun
incelenmesiyle
anlaşılabiliyor. Böylece
Dünya’da hangi elementlerin
hangi miktarlarda olması
gerektiği hesaplanabiliyor.
• Dünya’nın atmosferinde,
yer yüzeyinde ve mantonun
üst katmanlarında hangi
elementlerden hangi
miktarda olduğu hakkında
doğrudan bilgi edinilebiliyor.
• Mantonun üst
katmanlarında bulunan
maddeler, laboratuvar
ortamında mantonun
alt katmanlarındakine
benzeyen koşullar
altında incelenebiliyor.
Bu maddelere laboratuvar
ortamında sismik dalgalar
gönderilerek elde edilen
verilerin, mantonun alt
katmanlarına sismik dalgalar
gönderilerek elde edilen
verilerle karşılaştırılmasıyla
mantonun alt ve
üst katmanlarının
bileşimlerinin birbirine
benzediği görülüyor.
• Dünya’nın toplam kütlesi
ve bileşimi ile atmosferin,
yerkabuğunun ve mantonun
toplam kütlesi ve
bileşimi bilindiği için
Dünya’nın iç ve dış
çekirdeğinin toplam
kütlesi ve bu katmanların
bileşimi hesaplanabiliyor.
Mantoda ve daha üst
katmanlarda yer almayan
maddelerin çekirdekte
olması gerekir.
• Çekirdeğin Dünya’nın
manyetik alanını
oluşturabilmesi için
bileşimindeki metallerin
yoğunluğu yüksek olmalıdır
ve bu metaller yüksek
basınç altında bile sıvı
halde bulunabilmelidir.
Yukarıda özetlenen tüm
durumlar dikkate alınarak
hesaplar yapıldığı zaman
Dünya’nın çekirdeğinin
çoğunlukla demirden
oluştuğu ve önemli miktarda
(yaklaşık %4 oranında)
nikel de içerdiği anlaşılıyor.
Ayrıca çekirdekte bulunan
bazı hafif elementlerin
-örneğin oksijen ve sülfür-
çekirdeğin yoğunluğunun
%10 kadar düşmesine
neden olduğu da düşünülüyor
- Bağlantıyı al
- E-posta
- Diğer Uygulamalar
Yorumlar
Yorum Gönder